21.06 2024 Cumhuriyet

Gelecek kaygısı arttı

TÜİK verilerine göre “tüketici güven endeksi” 100 puanın üzerinde olması gerekirken, Mayıs ayında yüzde 80,51, Haziran ayında yüzde 78,3 puana düşmüş. Güven endeksi 0-200 arasında belirleniyor ve 100’den küçük olduğunda kötümserlik başlıyor, 100’den büyük olunca iyimserlik. Nisan 2006’daki 100,7 den bu yana hiç 100 puanı aşamamış!

Bu arada işsiz sayısı beklentisinin de artacağı ve güvenli geleceğin yüzde 2,4 düşerek 73,7 puana gerileyeceği görülmüştür.

Bütçe vergiyle ayakta  

Merkezi yönetim bütçesi, geçen ay özellikle vergi gelirlerinin etkisiyle fazla verdi. Faiz giderleri de hız kesti.

Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın dün açıkladığı verilere göre Mayıs 2024, geçen yılın aynı ayına kıyasla gider yüzde 83 artışla 787,7 milyar lira, gelir yüzde 83,3 artışla 1 trilyon 7 milyar lira olurken bütçe aylık olarak 219 milyar lira fazla verdi.

Yılın ilk beş ayında ise geçen yılın aynı dönemine kıyasla gider yüzde 97,9 artışla 3 trilyon 712 milyar lira, gelir yüzde 101 artışla 3 trilyon 240 milyar lira oldu. Açık ise yüzde 79 artışla 471,9 milyar lira oldu.

Bu kapsamda vergi çeşitlerine göre ise; Gelir Vergisi ilk beş ayda yüzde 125  artışla 481.3 milyar lira, Kurumlar Vergisi ilk beş ayda yüzde 61 artışla 452 milyar lira oldu. Giderlerden alınan vergiler ise; KDV geliri beş ayda yüzde 176.4 artışla 355.8 milyar lira, ÖTV geliri beş ayda yüzde 97,8 artışla 497.1 milyar lira, ithalattan alınan KDV beş ayda yüzde 82,2 artışla 534.5 milyar liraya ulaştı. (Böylece alınan vergilerin 933.3 milyar lirası gelirden(yüzde 40,2), 1 trilyon 387.4 milyar(yüzde 59,8) lirası gider vergisi şeklinde alındığı hesaplanmaktadır. Kurumlar Vergisi artışı neden enflasyonun altında ve gelir vergisi artışının yarısı kadar artmış?)

Cumhurbaşkanlığı örtülü ödeneği ise ilk 5 ayda yüzde 266,5 artışla 5 milyar liraya ulaştı.”

“Fosil yakıt kullanımı küresel rekora ulaştı

Enerji Enstitüsü’nün yıllık Dünya incelemelerine göre 2023’te yenilebilir enerji kullanımındaki artışa rağmen fosil yakıt tüketimi artışa devam etti. 2023’te tarihte ilk kez fosil yakıt emisyonu 40 gigaton(40 milyar ton) karbondiksitin üzerinde kaydedildi. 2024’te dünyanın gaz iştihanın sabit kaldığını, kömür tüketiminin yüzde 1,6 arttığını, petrol tüketiminin yüzde 2 artarak ilk kez günde 100 milyon varile ulaştığını ortaya koydu.”

“Temiz olsun ama nasıl?

Türkiye’de yenilebilir enerjiye ilgi arttı ama yanlış seçilen yerler doğayı yok etti.

Küresel çapta artan çevre bilinci ve iklim değişikliği ile mücadele çabaları temiz enerjiye ilgiyi artırdı. Türkiye’de bu konuda atılan adımlar ise eleştiri konusu oldu.

Ülkemizde “temiz enerji projeleri” için orman arazileri, tarım alanları ve milli parkların seçilmesi doğa tahribatını beraberinde getirdi. Temiz enerji adıyla yola çıkan rüzgâr, güneş ve jeotermal santrallar rant kapısına dönüştü.

2023 verilerine göre, Çin ve ABD GES(Güneş enerji santralı) kurulumunda dünya rekoru kırdı, 2020’den bu yana temiz enerjiye yapılan yatırımlar yüzde 40 arttı. Bizde ise Karadeniz derelerini kuruttu. Bu yıl 1 Ocak-3 Haziran arasında 117 RES projesinden 28’ine onay verildi. 380 GES projesinden 137’sine onay çıktı. 3 farklı HES projesi için de yapabilirsiniz onayı çıktı. Fakat bu santralların tamamı ayrı ayrı veya benzer şekillerde doğaya ve doğal yaşama zarar veriyor.”

Maliye ve Hazine Bakanlığı’nın Risk Analiz Müdürlüğü raporuna 2023 yılı itibariyle kayıt dışı ekonomi yüzde 30-40 arasındadır. Başka bir bulguya göre ise (Mustafa Yıldırım) 2015 yılından sonra azalmış yüzde 16’ya gerilemiş.

AKP hükümetleri 22 yıldır hâlâ 2002 yılı ekonomi kriz tedbirlerini uyguluyor. Yani ülkemizde 22 yıldır ekonomik kriz bitmemiş ve olağanüstü durum var. Neden o yıllardaki ekonomik krizi atlatmak için gider vergileri oranları olağanüstü artışı hiç düşürülmedi, KDV oran artışları hiç düşürülmedi, hatta artarak devam etti. Ekonomik krizlerde servetten alınan özel vergiler hiç alınmadan zenginlerin zenginliği katlansın diye hep fakir fukaranın fakirliği artışı teşvik edildi ve yüzde 1 nüfusun serveti Türkiye’nin servetinin yüzde 35’i iken yüzde 54’e çıkması sağlandı.

Bu günlerde ekonomik kriz tedbirleri içinde olan servet vergisi tasarı dışına çıkarılmış. Adalet nerede? Bu uygulamalara ne diyorlar? Adaletsiz kalkınma! İşte onun için toplumun güven endeksi yüzde 2,4 gerileyerek yüzde 73,7’ye iniyor. Gelirde de adalet yok, vergide de adalet yok!

Güven endeksi ne olmalıydı; en az yüzde 100, hatta başarıyla yüzde 150 olmalıydı. İşte o zaman hükümete başarılı hükümet diyebilirdik!..

Bugünlerde sokağa çıkarken çok endişe içindeyim. Çünkü sokaklarda güvenlik yok. Çünkü yolların sağı da solu da otomobillerle dolu. O kadar yoğun trafik var ki, yolda yürüyemiyoruz, karşıdan karşıya geçemiyoruz! Bu kadar otomobile gerçekten ihtiyaç var mı? Toprağın altını soymaya ve metal, enerji diye boşaltmaya gerek var mı? Sonra gökyüzü ve toprağın üstü metal maddeler, karbondioksit ve diğer gazlarla kirletilerek doğal yaşam nasıl zehirleniyor ve tehlikeye atılıyor? Sonra deniyor ki; gelecek günlerde ısı 5-10 derece artacak! Ortalama ısı 2 derece daha yükselecek…

Sorunun kaynağı nerede biliyor musunuz? Sorunun kaynağı sapık yaşam tarzımızda…!  Biz dünyaya hayvan olarak gelen ama insan olma çalışması gereken varlıklar olarak bir türlü kendi öz yolumuzu bulamadık.  Neden? Çünkü hâlâ putperestiz! Çünkü atalarımızın maddeye tapan yolundan ayrılamadık; bugün de para denilen kâğıt parçasının hamalı, kulu, kölesi ve bekçisi olmaya devam ediyoruz.

 Onun için dünyadaki yaşamı öldürme pahasına kurban oluyoruz. Doğal ihtiyacımızın 3-5 katı fazla tüketiyoruz; kapitalizm yüzünden!

Peki, bu sapmadan nasıl kurtulmak için ne yaparız? İnsanlık önce sınıflı toplumdan(kapitalizm) kurtulur ve sosyalizm yoluna girer; sonra bilimsel sosyalizm yoluna girerek insanlığın zirvesine çıkar. Çünkü sosyalizm ahlak demektir. Çünkü insan ancak bilimsel bilgiyle ahlaklı insan olur.