KHK ile ihraç edilen Eğitim-Sen üyesi öğretmen Semih Özakça ve akademisyen Nuriye Gülmen, “işimi geri istiyorum” talebiyle başlattıkları süresiz, dönüşümsüz açlık grevinin 75. gününde, evlerine yapılan polis baskınıyla  önce  gözaltına sonra da tutuklandılar.

KESK’e Bağlı Eğitim-Sen Zonguldak Şube Başkanı Orhan Yılmaz , Semih Özakça ve akademisyen Nuriye Gülmen’in derhal serbest bırakılmasını istedi

Yılmaz yaptığı açıklamada, “Üyelerimiz açlık grevinde kritik bir döneme girmişken, gece baskınıyla gözaltına alınmalarının ardından tutuklanmaları en naif tanımı ile işkencedir! Eğer ,  ortada bir suç aranıyorsa, yüz binin üzerindeki emekçinin haksız ve hukuksuz biçimde ihraç edilmesinde ve en temel haklarını kullanabilmelerinin fiilen engellenmesinde aranmalıdır! Bu nedenledir ki üyelerimizin açlık grevinde olmasına dair savcılığın “gezi ayaklanması ya da tekel direnişi gibi olayları tetikleyebilir” biçimindeki tespiti, bu hukuksuzluğun ve keyfiliğin  ilanı olmaktadır!”diye ifade etti

Eğitim Sen olarak belirtmek isteriz ki, sağlık durumları nedeniyle büyük hassasiyet gösterilmesi gereken, her an sağlık durumlarını kötüye götürebilecek bir enfeksiyonu kapabilme ihtimali olan üyelerimiz Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın derhal serbest bırakılmasını istiyoruz! Onların iradelerini yok sayabilecek, alıkoyma  süresince karşılaşabilecekleri her türlü olumsuz duruma dair hükümeti ve yetkilileri uyarıyor, sendikamızın süreci yakından takip edeceğinin bilinmesini istiyoruz! Üyelerimiz Semih Özakça ve Nuriye Gülmen’in taleplerinin süratle karşılanarak yaşamlarına sağlıklı biçimde devam edebilmelerini, haksız ve hukuksuz ihraç edilen herkesin görevine iade edilmesini istiyoruz!

Hükümetin kendisi gibi düşünmeyen, haksızlıklar karşısında sesini yükseltenlere karşı gösterdiği tahammülsüzlük son dönemde öylesine artmıştır ki, iktidarın ve onun uzantılarının pervasız saldırıları örgütlü  ve muhalif kimliği ile bilinenlere yönelmiş durumdadır. OHAL hukuksuzluğunun arkasına sığınılarak yapılan polis baskınları ve gözaltılar söz konusu baskınların biçimi, tamamen haklı mücadelemizi yıpratmaya ve kamuoyunun kafasında soru işaretleri oluşturmaya yöneliktir.

Siyasi iktidar ve onun denetimindeki emniyetin hukuksuz uygulamalarını kabul etmek mümkün değildir. Eğitim Sen’i iktidarın belirlediği sınırlar içinde hapsetmeye, hizaya getirmeye çalışanlar büyük bir yanılgı içindedir. Kamuoyu Eğitim Sen’i de, yürüttüğü  mücadeleyi de gayet iyi tanımaktadır. Ne kadar engellemeye kalkarsanız kalkın demokrasi ve hukuk devleti ancak bizim mücadelemizle bu ülkeye gelecektir. Bu nedenle üyelerimiz Semih Özakça ve Nuriye Gülmen olmak üzere Genel Merkez  Kadın Sekreterimiz Ebru Yiğit’in derhal serbest bırakılmasını istiyoruz.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Son gönderilerin e-postanıza gönderilmesi için abone olun.