CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Adalet Yürüyüşü” milyonlar tarafından Maltepe Mitingi ile taçlandırıldı. Devlet tarafından mitinge katılımın düşük gösterilmesi gibi spekülasyonlar olsa da yürüyüşçülere bir yerlerden misilleme gelmemesi CHP ile birlikte hareket eden muhaliflerin gazını bir miktar almış oldu.
Şimdi gündem, bundan sonra ne olacağı? Sayın Kılıçdaroğlu, ben görevimi yaptım, benden sonrası tufan mı diyecek yoksa daha güçlü bir muhalefet yaparak iktidarın şiddet politikalarını, diğer muhaliflerle birlikte engellemeye mi çalışacak? Ülkede yönetimin nereye doğru evirildiğini tartışmaya zaten gerek yok.
“Adalet” kavramı daha çok, “hakkın gözetilmesi”, “haklı ile haksızın ayırt edilmesi” olarak algılanır ve hukuk kuralarına uygunluğu içerir. Platon için adalet “en yüce erdem, insanın ve devletin temel davranış kuralıdır.” Aristo içinse adalet “eşitliktir.” Ancak herkese eşit davranmak, adalet için yeterli olmaz, bir hukuk düzeni güçsüzleri koruduğu ölçüde adalet olabilir. Adalet göreceli bir kavramdır. Farklı toplumlar için farklı algılamalar içerir. Örneğin burjuva bir toplumda halkın adaletten faydalanabildiğinden bahsedilmez. Adaletin yaptırım gücü burjuvazinin elindedir. Sınıflı toplumlarda gerçek anlamda adalet gerçekleşmez.
Esasen “Adalet” ile “ahlak” arasında yakın bir ilişki vardır. Adalet ve ahlak üzerine gerçek anlamda düşüncelerini açıklayan Marks ve Engels’dir. Onlar açısından toplumsal ilişkileri eleştirmek veya karşı toplumsal düşünceler geliştirmek için dayanılabilecek “ebedi adalet ilkesi” yoktur. Adalet düşüncesi, her zaman tarihsel ve her şeyden önce “işlevsel” olarak hüküm süren “üretim biçimiyle” görülmek zorundadır. Marks ve Engels’e göre “ahlak” bir ideoloji biçimi, adaletse bir “pozitif hukuk” kavramıdır. Diğer bir deyişle kendine göre olma, kendine özgü olma özelliğini yerine getirebilen kavramlar değildir. Bu nedenle sadece kendilerine dayanarak açıklanmaları mümkün değildir. Diğer bir deyişle adaletin ve ahlakın açıklanabilmesi için her zaman “ekonomik alana” gönderme yapılması gerekmektedir. Ekonomik alana gönderme yapılmadan açıklanacaksa bu öznel ve göreli duruşlar olmaktan ileri gidemezler. Ebedi adalet düşüncesi sadece zamana yere gör değil, hatta kişiden kişiye değişiyor ve “herkesin başka bir şey anladığı” konular arasına giriyor.” (Karl Marks’ın Ahlak Felsefesi ve Adalet Teorisi Üzerine. Doğan Göçmen.)
Adalet olgusu, kendiliğinden ya da insan iradesine bağlı olarak gelişmez. Üretim süreçlerine bağlı olarak değişen ve gelişen ekonomik yapının kendisinden kaynaklanmaktadır.
Tarihsel olarak burjuvazi tarafından her zaman kapitalizmin gelişen şartlarına uygun hale getirilmiş ve ahlaken de onun haklarını korumuştur. Örneğin bir maldan alınan KDV adil midir? Bir hukuk düzeni her zaman adil işlev görür, haksızlığa uğrayanın hakkını korur mu? Bir yargıç, herhangi bir olayda, durumun özelliklerini göz önünde bulundurmak zorundayken yasadaki eksik yanları da göz önünde bulundurarak adaleti sağlayabilir mi? Bunları yerine getirebilmesi burjuva yasalarını yapanların niyetlerine ve müdahalesine bağlıdır.
Pazar günkü mitinge milyonlar düzeyinde katılım olmuşsa, bana göre doğrudur, orada kalabalığı kendi gözlerimle gördüm, ülkede ciddi adalet ve ahlak sorunu var demektir. AKP İktidarı bunu farklı gösterme çabası içine girse de durum değişmeyecektir. Zira bir zamanlar kendileri de adaletsizlikten bahsediyorlardı. Adaleti her zaman belirleyen, erki ve gücü elinde tutan ile onu kendi çıkarları için kullanandır. Mahkeme salonlarında bir terazi ile simgelenen adalete herkes güven duymak istiyor. O terazi aslında insanın kendi vicdanındaki haklılığının ya da haksızlığının terazisidir. Ama emperyalistler bırakın Türkiye’yi, dünyada hırs ve kin duygusunu öylesine abarttılar ki kendileri dâhil hiç kimsede ne vicdan ne adalet ne de ahlak bıraktılar. Sadece kendi aralarında haksızlığa uğradıklarında hatırlıyorlar.
Adalet yürüyüşü ve Maltepe Mitingi, şimdi tarihsel köşesine çekildi. Fakat bundan sonra ne olacak? Haksızlığa uğrayanların adalet karşısında haklarını alabilecekler mi, yoksa daha beteri adalet dağıtanlar tarafından cezalandırılmaya devam mı edilecek?
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Son gönderilerin e-postanıza gönderilmesi için abone olun.
