Çaycuma’da okur sohbeti

Hafta dediğin gelip çatıyor, ama günlük hız daha farklı. Örneğin bugünlerde dikkatinizi çekti mi iş ilanlarında, “Etiket görevlisi alınacaktır” diyor. Gelen zamların piyasaya, esnafa, tüketiciye  yansımasının hızına geçilemediğinden fiyat artış hızını tezgaha yansıtmak için ayrıca iş ilanı açıldı. Bunu bir istihdam alanı olarak ileride TUİK verilerinde görebiliriz ve iktidar bununla ekonomideki başarısının bir sonucu olarak ta bize anlatabilir.

İşte bu hızın içindeyiz hepimiz. Her yolun bir hız şeridi ve birde limiti var, o şeritte gidecek, o hızın altında yada üstüne çıktığında sonuçlarda ona göre değişiyor.

Biz bu günlük saatlik hatta ışık hızını anlamak, yön bulmak ve nere ye gittiğimizi, yola neden çıktığımızı unutmadan hareket ederek ancak hafta da bir yayınlarla sizlere ulaşarak bu yolu sürdürüyoruz.

Bunu yer yer yüz yüze canlı sohbetlerle de perçinliyoruz. Susma’nın çalışma geleneğinde olan Susma Dostlarıyla yan yana gelmek bir çalışma ve yaşam biçimi oldu. Onun için Susma okurlarına Susma Dostları diyoruz. Susma’yı dostlarımızla konuşarak samimi ve içten bir kaynaşma yaratıyoruz. Bu durumu seviyoruz ve haz aldığımızı biliyoruz. Geçtiğimiz hafta Cuma günü Çaycuma ilçemizde bir grup Susma Dostuyla bir araya geldik. Susma Çaycuma Temsilcimiz Talip Oruç bu buluşmayı sağladı, sağ olsun. Farklı meslek ve kitle tabanına sahip, farklı yaş grubundan yaklaşık on Susma Dostu ile  birlikte sohbet yarattık, bu sohbetleri Çaycuma’da arttırarak devam edeceğiz. Teşekkür ediyorum katılan dostlarımıza. Sohbette Yerel yönetimden, Çevre sorunlarına, siyasetin ve ekonominin Vadi’deki durumuna kadar hoş bir sohbet oldu.

Dr.Kemal Yurtbay’ın reflekslerini beğeniyorum

Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzman Dr. Sayın Kemal Yurtbay’ı emekli olduktan sonra daha yakın tanıma fırsatım oldu.14-28 Mayıs Seçimlerinde ikimizde aynı sandık bölgesinde görevli idik.

Yani Sabahın erken saatinden akşam sandıklar sayılıncaya kadar oradan hiç ayrılmadı. Yani kimileri gibi ‘Sandığa sahip çıkmak lazım” deyip oyunu kullandıktan sonra TV’nin başına geçip, sonrada veryansın edenlerden değil.

Kemal hocamızın yer yer ilginç çıkışları var. Aslında hiç tepki vermese de kimse ona neden sesiz duruyorsun demez. Ama o yurttaş bilinci olarak yaşadığı, nefes aldığı toplum içinde fikrine, yaşam tarzına, düşüncelerine uymayan yada ortak yaşam alanlarının, kamu yararının kişilere yönelik olarak kabaca peşkeşine sürekli tepki gösterir ve refleksini de hemen sosyalmedya hesabından yapar.

Örneğin; Bu onun en yakın arkadaşı Belediye başkanı da olabilir, mahalleden komşusu da. Çalıştığı Sağlık kuruluşlundaki başhekimi de fark etmiyor.

Tanımayanlar yada izlemeyenlerin izlemesini tavsiye diyorum.

Son çıkışı, Susma’nında haberleştirdiği, bölgede sevilen, yardımseverliği ile tanıdığımız “Avukat Hikmet Odabaş – Avukat Ali Osman Odabaş Parkı” adını taşıyacak haberle ilgili oldu.

Haber bu başlıkla yayınlandı. Haber de “Çaycuma da yapımı düşünülen Parkta kapsamlı macera temalı çocuk oyun bahçesi,banklar, pergolalar, kameriyeler,yeşil alanlar, yürüyüş parkuru ve ışık geçidinin yanı sıra Odabaşların yaşamlarının kesitlerinden tasarımlanmış panolar da bulunacak. Parkın içinde, Hikmet ve Ali Osman Odabaş çiftinin Yurda Şahin ve Nazmi Özden tarafından yapılmış bir heykeli de yer alacak” cümlesi Dr. Kemal Yurtbay’ın tepkisine neden oldu ve konu gündeme girdi.

Burada iki refleks gelişti.

Birincisi Sayın Yurtbay’ın bu parkta, “Hikmet ve Ali Osman Odabaş” Çiftinin heykelinin olması ve Ali Osman Odabaş’ın henüz yaşarken, böyle bir girişimin olmasına tepki göstermesi.

Diğeri ise bu heykel girişiminin Ali Osman Odabaş’tan Park yapma karşılığında gibi bir algı oluştuğundan tepkisi olduğu, Daha sonra Sayın Yurtbay, “Teklifin Değişik kanallardan ,heykel teklifinin Çaycuma Belediye başkanı Bülent Kantarcı’dan geldiğini öğrendim. Yine de yaşayan bir insanın heykelinin dikilmesini abartılı bulduğumu söylemeliyim”diyerek noktaladı.

Bende şahsen kamunun kimin heykelinin dikilip dikilmeyeceğine yönelik mutlaka özel bir kriterleri oluşması gerektiğine inanarak.

 Av. Ali Osman Odabaş’ı da hizmetlerini bilen biri olarak, teklifin Sayın Kantarcı’dan gelmiş de olsa bunu kabul etmemesi gerektiğine inanıyorum.

Bu konuda Sayın Yurtbay’ın “abartılı” söylemine katıldığımı belirtmek isterim.

Sayın hocamız Kemal Yurtbay’ın haksızlıklar, adaletsizlikler ve kamusal alanların hoyratça kullanılması konularındaki reflekslerini de ayrıca takdir ediyorum.

İyiki varsın hocam. Sağlıcakla