Bugün insanlık çok vahim ortamda yaşadığının farkında! Nüfusu 8 milyarı aştı. İhtiyaçlar kişisel ve ekonomik olarak geometrik hızla artmakta. Yaşamımızı sağlayan hava, su ve topraktaki kirlilikte aynı oranda artmakta, kullanılmaz hale gelmektedir.
Bu gidişin sonu dünyadaki yaşamın bitme noktasına gelmesidir. Buna ne diyoruz? Kıyamet! Evet, insanlık 200 yılda sanayileşme, ihtiyaçlarını kolay ve zengin şekilde karşılama uğruna dünyadaki yaşamı yok etme aşamasına getirdi. 300 bin yıllık insanlık yaşamı 200 yılda zengin olma hırsı uğruna nasıl yok edilir?
Peki, zenginlik nedir? Dünyadaki maddi ve parasal varlıkların en çoğuna sahip olmadır.
Son zamanlarda dünyanın en zengin 10 kişisinden birincisinin varlığı 211 milyar dolar, 10.cu zenginin ise varlığı 90 milyar dolar. Peki, Türkiye ortalamasına göre 4 kişinin açık sınırı ne kadar? Yıllık 144 bin TL(5.000 dolar). Yoksulluk sınırı ise 468 bin TL(16.137 dolar). Türkiye fiyatları dünya ortalaması olduğuna göre; 4 kişinin 60 yıllık ihtiyacı 167.137 x 60=968.220 dolardır. Bu kadar basit!
Demek ki, zenginlerin ömür boyu ihtiyaçlarının binlerce, yüzbinlerce kat servetleri olabiliyor. Hayat bu kadar yükü çekmeye değer mi?
XXXXXXXXXX
Türkiye’de devlet, hükumet, yargı ve TBMM bunalımının son ve yoğun kaynağının ana nedeni 16 Nisan 2017 tarihinde yapılan Anayasa değişikliğinin olduğunu kamuoyunun azınlığının farkında olduğunu biliyoruz. Referandum sonucunda yüzde 51,41 evet oyuna karşılık ne demişti AKP başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan? Atı alan Üsküdar’ı geçti.
Bu konuyu sorgularken ne geldi aklıma biliyor musunuz? Anayasalar ve değişiklikleri millet oylamasında neden % 51ile kabul edilmiş sayılıyor? Bu sıradan bir kanun değil; Anayasa. Birlikte yaşama Anayasamız; neden en az üçte iki çoğunluk aranmaz? Neden TBMM’deki oylamalarda yüzde 60 değil de yüzde 75 çoğunluk istenmez? Anayasalar birilerinin oyuncağı değildir!

sitesinden daha fazla şey keşfedin
Son gönderilerin e-postanıza gönderilmesi için abone olun.
