Yerel seçim atmosferi iyiden iyiye ısınmaya başladı.Partiler neredeyse aday tanıtımlarını,ana projelerini açıkladılar.Bundan sonrası daha çok halkla yüz yüze görüşme, tokalaşma ve inandırıcı mesajlarla kararsız seçmeni sandıkta kendi lehine oy vermeye ikna etmek.
Daha önce yorumlarımda da belirttiğim gibi özellikle Merkez ilçe’de CHP’nin adayı Tahsin Erdem’in pozitif yanı parti kitlesinde önemli birlik ve bütünlük sağladı.Çok yarılma,kırılma yaşanmadı.Hani basına yansıyan kimi liste sıra lamaları vb. bunlar her dönem olan fakat kamuoyuna adaha az yansıyan kısmıydı.Aslında o daha tehlikeliydi. Sessiz tepkinin nereye uzanacağını bazen kestiremeye bilirsin, ama açık alenen olan varsa hata düzeltmesi daha kolay olabilir.O nedenle CHP’nin belediyeyi alma olasılığı daha yüksek ki, Başkan Alan Belediye İşçilerine yönelik ek arttırımlar, memnun edici ücret ve sosyal haklar tanıdı.Aslında bu birazda deneyimli sendikacılığın taktik hareketleri, bağlı olduğu üyelerine iktidardan son dakika kazanımları.Çünkü Belediye çalışanları için (kamuda) kim gelirse gelsin kazanılmış haklar bir biçimde yerine getirilir.Borç alınır, kredi çekilir ama kazanılmış hak mutlaka alınır. O nedenle burada Belediye İş Başkanı Osman Karataş’ı ve yönetimini kutlamak lazım.Tam bir sporcu havasıyla son dakika golü gibi oldu.
CHP’nin kitlelerde ki aday güvenirliği aynı zamanda karşı tarafın özellikle Cumhur İttifakı’nın moralini bozmanında ötesine geçerek medya üzerinden gelmiş geçmiş belediye başkanlarının secereleri dökülmeye hatta neredeyse mezarda olanların bile iyi kötü ne yaptılarsa onları bile gündeme taşımaya başlandı.
Daha öncede yazdım bu seçim AKP kanadında aslında İl Başkanı Mustafa Çağlayan’ın seçimi.
İl Başkanı değil dersiniz ki Merkez ilçe Başkanı gibi bir anlamda iki koltuğunun altıda dolu.Birde bu na MHP ile uyumsuzluğu eklersek aslında Cumhur ittifakı kendi içinde kaybetmiş durumda.
O nedenle CHP ve onunla birlikte hareket eden muhalefet zamanı daha verimli,güven,açık, samimi ilişkilerle kamuoyunu aydınlatan, popilist söylem ve karşılığı olan isimlerle kamuoyunu iknaya yönelik çabalarını daha öne alarak seçim maratonunu kazanabilir.
Komşu’da özellikle Kozlu’ya daha çok desteğe ihtiyaç var.Benim önerim Ankara’ya İstanbul’a git meye gerek yok.CHP kendi güçlü isimlerini Kozlu’ya Kilimli’ye taşıyarak onlardan destek sözleriyle bu yarışı daha güçlendirebilir.Örneğin; Deneyimli ve güçlü belediyeclikte kanıtlanmış Halil Posbıyık’ı ve Bülent Kantarcı’yı ayrı ayrı mahalle ve sokkalarda halka yakın götürerek onların vereceği destek uzaktan davulun sesinden daha güçlü etki yapar.
Diğer önemli bir konu ise, bugüne kadar iktidar ve muhalefetten iki konuda tek ses çıkmadı.Bunlardan biri kentte yaşayan göçmenlerle ilgili ürkek ve cesaretsiz bir kapalılık var.
Gündeme getirmeye korkuyorlar ama göçmenler maden ocağı bile çalıştırmaya başladı.
Diğer bir konu ise Alevi-Bektaşilerin İnanç ibadet özgürlüğü ile ilgili durulan uzaklık.
Bugün değil ama bu iki konu mutlaka bir sorun olarak birgün kapımızı çalabilir.
Sağlıcakla kalın

sitesinden daha fazla şey keşfedin
Son gönderilerin e-postanıza gönderilmesi için abone olun.
