Merkez ilçede iktidara gelen her belediye başkanının ilk sözü “zor bir şehir”, “zor bir coğrafya”, “plansız kent” oluyor. Bu sözlerin doğru olduğunu varsayalım. Peki, iktidara gelen belediye başkanının zaten varsa çözüm bulması, “zoru” başarması, coğrafyayı yaşanır hale getirmesi, ‘plansız’ın planlanması gereksiz mi? Kanun ve kuralları bu mantıkla uygulayarak değişiklikleri kent insanına hizmet etmesi gerekir.
Zonguldak Merkez ilçe başta olmak üzere neredeyse tüm ilçeler, ana damar kömürün varlığı nedeniyle şehirleşmiş; Ancak bu süreçteki yerleşim, dağıtım ve kayıt dışı uygulamalar ile kömürün, yani kullanım zenginliğinin oluşumundan dolayı da yerüstü alanların bu durumda payına düşeni almış,zorluklar ve fırsatlar iç içe, üst üste mevcut durumu oluşturmuş.
Bülent Ecevit Üniversitesi öğretim üyesi Umut Üzmez, 2014 yılında düzenlenen 1. Karadeniz ve Balkan Ekonomik ve Politik Araştırmalar Sempozyumu Bildiriler Kitabı’nda şöyle diyor: “Zonguldak, yerel yönetimlerin ilklerinin mevcut olduğu, ancak bunların devamının getirilemediği ilginç bir örnektir. Zonguldak, 1970’lerden itibaren bir metropol alanı olarak anılmıştır. Bu alan yönetimi için 1971’de – Türkiye’nin ilk büyükşehir yönetim örneği sayılan – Büyükşehir Zonguldak Belediyeler Birliği kuruldu. Birlik, İller Bankası’nın Zonguldak Büyükşehir Planlama Yarışması ödülüyle, Zonguldak Büyükşehir Alanı Belediyelerince (Zonguldak, Kozlu, Kilimli ve Çatalağzı) kuruldu. Birliğin temel amacı, Zonguldak Büyükşehir İmar Planı’nın hazırlanması ve gerçekleştirilmesiydi.
Birlik Planlama Örgütü ile amacın ilk bölümüne ulaşılmış ve Metropol planları hazırlanmıştır; Ancak amacın ikinci ve en önemli bölümü gerçekleştirilememiş, planlar uygulanamamıştır.” Üzmez’in bu gelişmeleri günümüzde de geçerliliğini koruyor.
Bugün kent gündemine bomba gibi düşen Revizyon İmar Planlarının mahkemece iptal edildiği, Üzmez’in işleyişinin ikinci bölümünün gerçekleşemediği, aksine daha da parçalandığı görülüyor.
31 Mart yerel seçimlerinin kaderini belirleyen ana unsurlardan biri olarak geçmiş değerlendirmelerinde Revizyon İmar Planlarını değerlendirmiştim. AKP’nin Belediye Başkanı Ömer Selim Alan’ın, AKP’li Kozlu Belediye Başkanı Ali Bektaş’tan örnek alarak şehirde 2500 hektarlık alanı tek bir revizyon planıyla değiştirmeye yönelik, o gün mecliste birlikte görev yaptığımız CHP grubu olarak sert tepki göstermiş, planlama esaslarına aykırı olduğunu belirtmiştik. Ayrıca, kapalı kapılar ardında yapılan bu uygulamanın geri dönebileceğini belirtmiş ve AKP’nin bu uygulamalardan vazgeçmeleri için uyarmıştık.
Bugün geldiğimiz nokta haklı çıktık. Mimarlar Odası İl Temsilcisi Ece Bakioğlu, yaptığı açıklamada ; “Bu kararla Zonguldak Belediyesinin sınırları içini kapsayan, yaklaşık 2500 hektarlık alanın tamamı, imar planı olmayan plansız alan düşmüştür” dedi.
Bazı meslektaşlarımız, Tahsin Erdem’in karşıtlığı üzerinden Mimarlar Odası’nın tutumunu eleştirerek, bir anlamda önceki belediye başkanı Ömer Selim Alan’ın tutumuna destek verdiler. Oysa bu konu, Bu konu taraf tutma konusundan öte, teknik ve hukiki bir konu ve gerçekten kentin birçok alanını etkilemesi sonucuna varması nedeniyle mahkemenin doğru aldığı bir karar.
Kararın ardından Mimarlar Odası İl Temsilcisi Bakioğlu, mevcut CHP’li Başkan Tahsin Erdem’e ciddi önerilerde bulundu.
Bakioğlu, “Bu sorunların yumağından çıkışın tek yolu, Zonguldak Belediyesinin acilen yeniden gözden geçirme imar planları yaptırılmasıdır.
Bunun için belediyenin yapılması gereken ilk iş; Hemen bugünden başlayarak, başkanlığını Belediye Başkanının yaptığı, konunun uzman meslek odalarının temsilcilerinin de içinde olacağı, geniş tabanlı bir ‘İMAR DANIŞMA KURULU’ oluşturulmalıdır. Bu kurulda, iptal edilen planın doğruları ve yanlışları tartışılmalı, planlarda çözüm istenen önemli kırık sorunlar ve çözümler çözülmelidir.” dedi.
Evet, sosyal demokrat belediyenin AKP Belediyesi’nden farkı, kentsel nüfus belirleyecek olan bu uygulamayla, hizmetler, şeffaf ve halktan yana belediyecilik kaydı hayata geçirerek gelecek kuşaklara önemli bir hizmet sunmaktadır. Ancak aynı zamanda Belediye Meclis Üyelerine de önemli bir sorumluluk yüklemektedir.
Hani soganlaşan cümle ile “Ranttan yana değil, halktan yana” bir Revizyon İmar Planını bir an önce hayata geçirerek kentin önünü yeniden açmak için hepimize görev düşüyor.
Sağlıcakla kalın.

sitesinden daha fazla şey keşfedin
Son gönderilerin e-postanıza gönderilmesi için abone olun.
