Susma Gazetesi’nde yazılarını yayınladığımız, Yusuf Zamir’in El yayınlarından çıkan yeni kitabı rafla yerini aldı.
Kitabın Arka kapak tanıtım yazısı:
Marks, kurtuluş mücadelesinin yaratacağı sahici insanlığın doktriner bir resmini vermemiştir. Çünkü Marks’a göre geleceğin nasıl bir şey olacağı âlimlerin zihninden fışkırmaz. Geleceğin nasıl bir şey olacağı, mülksüzlerin, sıradan insanların mücadelesi kendi yolunu adım adım açtıkça ortaya çıkacaktır.
Kurtuluşun hazır bitmiş bir teorisi yoktur. Kurtuluş maddi bir gerçeklik olarak ortaya çıkmadıkça kurtuluşun teorisi tamamlanmış olmaz. Teorinin tamamlanması zihinsel bir gayret meselesi değil, fakat mücadelenin kurtuluşu fiilen yaratması meselesidir.
Marks’ın teorisi devletli sosyalizmi asla aklamaz. Onun için Sovyetler Birliği kendi devletli varlığını onaylayan bir iktidar ideolojisi yaratmıştır. Sovyetler Birliği devleti, Marksizm-Leninizm dediği bu resmî ideolojiyi sol harekete takma akıl olarak servis etmiştir.
Resmî ideolojiler kurulu düzeni haklı göstermek için kotarılır. Resmî tarih yazımı da geçmişe yönelik sistematik efsane üretimi yaparak resmî ideolojiyi besler. Ancak tarihin ilerleyişi öylesine zihin açıcıdır ki, toplumsal süreçler gelişerek mantıksal sonuçlarını ortaya çıkardıkça, resmî tarih anlatıları çökmeye, geçmişin şifreleri birer birer çözülmeye başlar.
1917 Şubat ayında başlayan devrimin Ekim darbesinden sonra adım adım bastırılışı, böylece “reel sosyalizm”in tarih sahnesine çıkışı, uzun yıllar süren sosyalizm illüzyonuyla halkların kandırılışı ve en sonunda o illüzyonun da yıkılışı, bütün dünya mülksüzlerinin kurtuluş mücadelesine muazzam bir tecrübe kazandırmıştır.
Kurtuluş mücadelesi dünya-tarihsel boyuta yükselinceye kadar, proletaryanın bir dizi kalkışması olacaktır. Kurtuluş mücadelesi “bütün geri dönüşlerin imkânsız olduğu” olay ufkuna vardığında, cümle insanlık ayağa kalkıp serini meydana koyacaktır.

İÇİNDEKİLER
Marks’ta eleştiri
Kautski – Lenin çizgisine göre Marksizm
Aydınlanmacı eleştirinin eleştirisi
Var olan her şeyin gözü kara eleştirisi
Felsefenin eleştirisi
Hegel’in muhteşem keşfi
Feuerbach’ta insan faaliyeti yok
İnsan olmaya geldik
Yabancılaşmış faaliyet
Marks’a göre yabancılaşma
Yabancılaşmaya karşı infial
Ekonomi politiğin eleştirisi
Üretici güçler – Üretim ilişkileri
İnsanlığın tarih öncesi
Değerin eleştirisi
Değerin büyüklüğü
Değeri yabancılaşmış emek yaratır
Değer – Para – Fetişist bilinç
Değere dayalı zenginlik
İnkârdan inkârın inkârına
Mübadelenin zuhuru
Kişisel bağımlılık ilişkileri
Nesnel bağımlılık ilişkileri
Eşitlik ve özgürlük illüzyonu
Kapitalist sömürü
Toplumsallık illüzyonları
Komünal insanlık
İlkel sermaye birikimi – Sermaye birikimi
Ekonomi dışı zor kullanımı – Sessiz zorlama
Sermayenin serüveni
Sanayi devrimi
Sermayenin biçimsel ve gerçek egemenliği
Bilgi yoğun teknolojik devrim
Ortalama kâr yasası
Kâr oranının düşme eğilimi yasası
Hareket hâlindeki çelişki
Sermayenin sınırı
Sermayenin tarihsel misyonu
Değerden değer ötesine
Sosyalist toplumsal devrim
Marks’ın komünal insanlık tasavvuru
Terminolojik tahrifat
Adil dağıtım yaygarası
Gotha eleştirisindeki meşhur bölüm
Komünal toplumda değer yasası çalışmaz
Kapitalist toplumdan çıkıp geldiği biçimiyle
Dünya-tarihsel devrimci dönüşüm dönemi
Katkıya göre dağıtım
Doğrudan toplumsal emek
Meta mübadelesindeki aynı ilke
Burjuva hak
Komünal toplumda emek zamanının rolü
Komünal toplumda emek zamanından iktisat
Komünal toplumda emek alanı
Toplumu parçalayan iş bölümü
Komünal toplumda iş bölümü
Komünal insanlığın kurucu temeli
Takma akıl
Marks’ın doğrusu – Lenin’in uydurusu
Lenin’in birinci aşama curcunası
Sopayla sosyalizme alıştırmak
Kırıntıdan devlete
Hukukun cibilliyeti
Elde var burjuva hukuk
Halk kitlelerini terbiye etmek
Sosyalizmde devlet mülkiyeti olmaz
Totaliter kâbus
İkinci Enternasyonal zihniyeti
Câhiliyenin sosyalizm algısı
Sen biliksin ve ol bilicidir
1917 Şubat devrimi
İkili iktidar
Fabrika komiteleri
Kışlık Saray baskını
İşçi kontrolü mücadelesi
Sendikalara devlet tebligatı
İşçi kontrolünden devlet kontrolüne
İşçi kontrolüne karşı Taylorizm
Proleter sabotaj
İktidardan önce iktidardan sonra
İşçi sınıfına karşı kalkan sopa
Radek’in kehâneti
Devlet arabasına binmek
Siyasal akıl
Tek parti diktatörlüğü
Aldatıldık ey halkım
Ah o eski memurlar yok mu
Hakikatin şimşeği
Tarih muamması
Devletin eleştirisi
Hukukun üstünlüğü alıklığı
Devlet fetişizmi
Anayasal aptallık
Devleti inkâr mücadelesi
Haydi ne marifetin varsa göster
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Son gönderilerin e-postanıza gönderilmesi için abone olun.
