Zonguldak’ta Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Zonguldak Şubeler Platformu, 2026 yılı bütçe teklifine karşı Madenci Anıtı önünde basın açıklaması yaptı. KESK’e bağlı sendikaların temsilcilerinin katıldığı açıklamada, iktidarın ekonomi politikaları ve bütçe yaklaşımı sert ifadelerle eleştirildi. Yapılan değerlendirmelerde, 2026 bütçesinin emekçileri, yoksulları ve toplumun geniş kesimlerini dışlayan bir anlayışla hazırlandığı vurgulandı.
“Bütçe Halkın İhtiyaçlarını Değil, Sermayenin Taleplerini Gözetiyor”
KESK tarafından yapılan açıklamada, 2026 yılı bütçe teklifinin halktan yana olmadığı belirtilerek, bütçenin emek karşıtı ve sermaye yanlısı bir yıkım belgesi niteliği taşıdığı ifade edildi. Bütçe sürecinin Orta Vadeli Program (OVP) ile başladığı hatırlatılarak, bu programda verilen sinyallerin bugün TBMM gündemindeki bütçe teklifinde açık biçimde görüldüğü kaydedildi.
İktidarın bütçeyi “Türkiye Yüzyılı” söylemiyle sunmasına da tepki gösterilen açıklamada, resmi anlatı ile halkın yaşadığı ekonomik gerçeklik arasındaki uçurumun her geçen gün derinleştiği belirtildi.
“OVP Neyi İşaret Ettiyse Bütçe Onu Getirdi”
KESK Zonguldak Şubeler Platformu Sözcüsü İsmail Sefertaş, basın açıklamasında söz alarak bütçe sürecinin başından itibaren emekçiler açısından olumsuz bir tabloya işaret edildiğini söyledi. Sefertaş, OVP açıklandığında yaptıkları uyarıların bugün doğrulandığını belirterek, “Perşembe’nin gelişi çarşambadan belli olur. Bütçenin gelişi de bu OVP’den belliydi” dedi.
“86 Milyonun Yaşadığı Hayat Yok Sayılıyor”
Bütçe yasa teklifinin TBMM’ye sunulmasından önce düzenlenen “Bütçe Bağlama Töreni”ne de değinen Sefertaş, törende yapılan açıklamaların iktidarın toplumdan ne denli koptuğunu gösterdiğini ifade etti. Cumhurbaşkanı Yardımcısı’nın “Türkiye Yüzyılı’nda en yüksek insani gelişmişlik seviyesine ulaşıldığı” yönündeki sözlerine tepki gösteren Sefertaş, bu ifadelerin milyonlarca yurttaşın yaşadığı yoksulluk, işsizlik ve geçim sıkıntısıyla örtüşmediğini vurguladı.
KESK, ülkede artan hayat pahalılığı ve derinleşen yoksulluğa rağmen yapılan bu tür açıklamaların kabul edilemez olduğunu belirtti.
“Bu Bütçe, Otoriter Ve Anti-Emek Bir Siyasi Tercihtir”
Açıklamada, 2026 bütçesinin yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda açık bir siyasi tercih olduğu ifade edildi. Bütçenin; halk iradesini yok sayan, itirazları baskı ve şiddetle bastırmayı hedefleyen otoriter bir yönetim anlayışının ürünü olduğu savunuldu. Emekçilerin haklarının görmezden gelindiği, yerli ve uluslararası sermayenin çıkarlarının ise öncelendiği bir düzenin bu bütçeyle sürdürüldüğü kaydedildi.
KESK, demokrasi ve adaletin emekçiler için ekmek ve su kadar hayati olduğunun altını çizerek, bu değerlerden vazgeçmeyeceklerini açıkladı.
“Emekten Ve Demokrasiden Yana Bütçe İçin Mücadele Sürecek”
KESK Şubeler Platformu, kim iktidarda olursa olsun emekten, halktan ve demokrasiden yana tutumlarını sürdüreceklerini belirtti. Açıklamada, “Emekten ve halktan yana bütçe, demokratik bir ülke” talebinin vazgeçilmez olduğu bir kez daha vurgulandı.
KESK’İN 2026 BÜTÇESİNE İLİŞKİN TALEPLERİ
Basın açıklamasının sonunda KESK, 2026 bütçesine dair taleplerini maddeler halinde sıraladı. Buna göre konfederasyonun öne çıkan talepleri şu şekilde ifade edildi:
- Bütçe hakkının önündeki tüm engellerin kaldırılması
- Vergide adaletin sağlanması; az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınması
- Kamu hizmetlerinin piyasalaştırılmasına, tasfiyesine ve özelleştirmelere son verilmesi
- Kamu hizmetleri ve yatırımlar için bütçeden ayrılan payın artırılması
- Toplumsal cinsiyete duyarlı bütçe anlayışının hayata geçirilmesi
- Emeği güvencesizleştiren politikalardan vazgeçilmesi
- Yoksulluğu önleyici ve dar gelirlileri koruyucu önlemler için daha fazla kaynak ayrılması
KESK, bu taleplerin görmezden gelinmesi halinde emek ve demokrasi mücadelesini büyüterek sürdüreceklerini belirterek açıklamayı sonlandırdı.

sitesinden daha fazla şey keşfedin
Son gönderilerin e-postanıza gönderilmesi için abone olun.
