Komünist Partisi’nin iradesiyle kapitalizmi geliştiren ve ülkenin altyapısını büyük bir hızla komünizme hazırlayan Çin Halk Cumhuriyeti’nde önemli şeyler oluyor. İzlemenizi tavsiye ederiz. Bu makale, Çin’de Yapay Zeka (Artificial Intelligence) alanında erişilen düzey ve ortaya çıkan sorunlar hakkında bizi kabaca aydınlatıyor

Hızla ilerleyen yapay zekâ (YZ) teknolojisi iş gücü piyasasını yeniden şekillendirmeye başlarken, Çinli gençler hem ciddi zorluklarla hem de önemli fırsatlarla karşı karşıya kalıyor.

Pekin’de yaşayan 28 yaşındaki Hua Yilian, 2024 yılında yapay zekâ  (YZ) sektöründe işe girdikten sonra teknolojinin istihdam piyasası üzerindeki etkisini tüm açıklığıyla yaşadı.

Büyük bir model şirkette iş geliştirme uzmanı olarak çalışan Hua, bir yapay zekâ çeviri sisteminin hayata geçirilmesine öncülük etti. Ancak kutlama neredeyse anında sona erdi. Sistemi eğitmek için onunla birlikte günlerce çalışan bir dil uzmanı, sistem devreye girer girmez işten çıkarıldı.

Hua başından geçenleri şöyle anlattı:

“Yapay zekânın pek çok işi devralacağını biliyordum. Ama bunu şahsen yaşamak insanı sarsıyor. Her gün birlikte çalıştığınız, titiz ve emekçi bir arkadaşınızın, başarıya ulaşmasına katkı sunduğu projenin kurbanı olduğunu görmek kolay değil.”

Hua’nın deneyimi, Çin’de dönüşen yapay zekâ (YZ) istihdam piyasasının keskin çelişkisini yansıtıyor: Bir yanda büyük fırsatlar, diğer yanda geleneksel rollerin hızla ortadan kalkması. Pek çok işçi değişen iş ortamında kendine yer bulma kaygısı yaşarken, ortaya çıkan tablo hem umut hem de belirsizlik taşıyor.

McKinsey Danışmanlık şirketinin raporuna göre Çin’in 2030 yılına kadar yaklaşık 6 milyon yapay zekâ uzmanına ihtiyacı olacak. Ancak mevcut yerli yetenek havuzu bu ihtiyacın yalnızca üçte birini karşılayabilecek; bu da yaklaşık 4 milyon kişilik bir açık olacağı anlamına geliyor.

Çinli istihdam platformu Zhaopin’in verilerine göre, 2025’in ilk üç çeyreğinde yapay zekâ alanındaki iş ilanları yılda yüzde 3 hızında artarken, boş pozisyonlara başvuru sayısı yüzde 39 oranında yükseldi.

Küresel ölçekte YZ dönüşümü daha da kapsamlı. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), geçtiğimiz yılın mayıs ayında dünya genelindeki işlerin dörtte birinin üretken yapay zekâdan etkilenebileceği uyarısında bulundu. Dünya Ekonomik Forumu’nun 2025 İşlerin Geleceği Raporu (The Future of Jobs Report 2025 | World Economic Forum) çalışılan işlerde yerine getirilen rollerin yüzde 22’sinin yeniden şekilleneceğini, 170 milyon yeni iş yaratılırken 92 milyon işin ortadan kalkacağını ve net 78 milyonluk bir istihdam artışı oluşacağını öngörüyor.

Pekin Üniversitesi’nin araştırmacılarına göre muhasebeciler, editörler ve genç yazılımcılar otomasyondan en çok etkilenmeye müsait meslekler arasında yer alırken, birçok mavi yakalı iş durumdan görece daha az etkilenecek. Araştırmacı Zhang Dandan, “Yapay zekâ tekrara dayalı, kuralları olan işlerde çok başarılı. Orta derecede beceri gerektiren işler YZ dönüşümünde en kırılgan alan” diye açıklıyor.

Yapay zekâ dalgası hızlanırken, birçok genç kendisine şu soruyu soruyor: “Eğer YZ geleceği yeniden yazıyorsa, ben bu sürecin neresinde olmalıyım?”

Tsinghua Üniversitesi sosyal bilimler mezunu Lin Xiao da bu soruya yanıt arayanlardan biri. Kamu hizmetinden uluslararası eğitime uzanan iki kariyer değişikliğinin ardından mart ayında bir yapay zekâ girişimine katılmış. Tıpkı Hua gibi Lin de kararlarını, yeni ortaya çıkan fırsat dalgasında doğru konumlanmayı hedefliyor.

Öğrenciyken otonom sürüş teknolojisi geliştiren bir şirkette staj yapan Lin, teknoloji odaklı pazarlama çalışmalarından keyif aldığını söylemekte. 2024 sonunda işinden ayrıldıktan sonra Çin’de hızla büyüyen yapay zekâ istihdam piyasasına giren Lin, “hem sürekli öğrenebileceğim, hem de insanlarla bağ kurabileceğim dinamik bir rol istiyordum” diye konuşuyor.

Lin, yeni çalıştığı şirkette sosyal medya, içerik ve topluluk yönetiminden, kanaat önderleriyle (Key Opinion Leaders) işbirliği yapmaya; ürün ekipleriyle strateji ve geliştirme koordinasyonuna kadar pek çok sorumluluk üstleniyor. Ona göre teknoloji, “bu çağda dünyayı değiştiren temel güç”. Yapay zekâ alanında çalışmak onu bu değişimin merkezinde tutuyor; hem kariyerini hem de hayata bakışını şekillendiren sürekli bir öğrenme süreci sunuyor.

Ne Hua ne de Lin  fen dalında okumamışlar (İngilizce STEM – yani bilim, teknoloji, mühendislik, matematik). Buna rağmen, Çin’in hızla gelişen yapay zekâ eko-sisteminde kritik roller üstlenmiş durumdalar.

Hua’ya göre satış ve pazarlama ekipleri yapay zekânın “ön cephesi”ni oluşturuyor. Karmaşık teknik yetenekleri müşteriler için somut değere dönüştürüyorlar. Hua günlerini şirketlere yapay zekâ çözümleri anlatarak geçirirken, Lin küresel pazarlarda girişimin ürünlerine erken uyum yapan kullanıcılar bulmakla meşgul.

Bunların teknik okuryazarlıkları, ürün bilgisine sahip olmaları, pazar stratejisi ve ekipler arası iletişimi birleştiren çok yanlı / hibrit becerileri, yapay zekânın laboratuvardan gerçek hayata taşınmasıyla birlikte giderek daha değerli hale geliyor.

Zhaopin’e göre, tıbbi görüntülemeden kişiselleştirilmiş öğrenme sistemlerine kadar her uygulamalı yapay zekâ (YZ) senaryosu, “teknik potansiyelin” ticari olarak uygulanabilir ürünlere dönüştürülmesine dayanıyor. Bu alanın en ön safında olan yapay zekâ ürün yöneticiliği en çok aranan pozisyonlar arasında yer alıyor; bu tür her iş ilanı için ortalama 68 başvuru yapılıyor.

Çin’in batısındaki Sichuan eyaletinin Chengdu kentinde bir yapay zekâ girişiminde çalışan insan kaynakları yöneticisi Wan Wan, şirketin uygulamalı deneyime öncelik verdiğini söyleyerek şunları ekliyor: “Modelin kodunu yazmada çalışmıyoruz, onun pratik uygulamalarını geliştiriyoruz. Projelerde ya da derslerde, prompt mühendisliği[i] ve akıllı ajanlar[ii] kullanmış adayları tercih ediyoruz.”

Onun şirketi ilanı verilecek olan her pozisyon için yaklaşık 800 kişiden özgeçmiş alıyor; bunların yüzde 80’i pazarda deneyimli adaylardan, yüzde 20’si ise öğrencilerden veya stajyerlerden oluşuyor.

Buna karşılık, algoritma mühendisleri ve model araştırmacılarından oluşan “ikinci hat”, bu süreçte teknik omurgayı oluşturuyor. Wise Talent Information Technology’nin raporuna göre bu ilanların yüzde 47’si yüksek lisans veya üzeri diploma sahibi olma şartı arıyor.

Büyük bir teknoloji şirketinde çalışan algoritma mühendisi Chen Xiaobao, işe alımların son derece seçici olduğunu belirtiyor. Adayların ekiplerin araştırma yönelimine uygun olması gerekiyor; onun çalışma arkadaşlarının yarıdan fazlası doktora derecesine sahip. Adaylarda aranan “asgari koşullar” arasında Çin Bilimler Akademisi Üniversitesi gibi üst düzey kurumlardan yüksek lisans mezuniyeti bulunuyor.

Yapay zekâ lisans programları ancak 2019’da başlatıldığı için, bu alanlardaki profesyonellerin çoğu bilgisayar bilimi, yazılım mühendisliği, elektronik ve makine mühendisliği gibi alanlardan geliyor. Wise Talent raporu şöyle devam ediyor: “İşverenler kendileri açısından geçerli teknik yetkinliğe odaklanıyor. Algoritmalar matematik, istatistik ve bilgisayar biliminin merkezinde yer alıyor. Derin öğrenme süreci de, sinir ağlarında (neural networks) uzman olmayı ve programlama becerisine sahip olmayı gerektiriyor.”

Ürün ve mühendislik ekipleri geleceğin yapay zekâ (YZ) araçlarını geliştirirken, bir başka kritik görev de bunlara nasıl “düşüneceklerini” öğretmek oluyor. Bu gruptakilere genellikle “yapay zekâ eğitmenleri” ya da “veri etiketleyicileri” deniliyor. Bu uzmanlar kod yazmıyor, toplanmış ham verileri algoritmik kavrayışa dönüştürüyorlar.

Beş yıl kadar önce bu işler çoğunlukla küçük şehirlerde veya kırsal alanlarda, temel görsel etiketleme yapan ekiplerce yürütülüyordu. Bunlar, muazzam ölçekte toplanan (Big Data) görüntü veri setleri (otomobiller, trafik ışıkları, sokak işaretleri, vb.) gibi üzerinde daha az uzmanlık deneyimi gerektiren temel elemanları etiketlendirmekteydiler. Ancak modeller geliştikçe, yapay zekâ artık verinin bir kısmını kendi üretebiliyor ve rutin insan emeğine olan ihtiyaç azalıyor.

Chen bu durumu şöyle özetliyor: “Artık rekabet en çok veriye sahip olmada değil, en iyi veriye sahip olmada cereyan ediyor. Asıl avantaj, yüksek kaliteli ve üzerinde çalışılan alana özgü bilgide.”

Bu nedenle şirketler odaklandıkları yönü değiştiriyorlar. Chen’e göre “giderek artan sayıda firma profesyonel uzmanlığa sahip eğitmenler arıyor. Tıp, hukuk ya da finans gibi alanlarda yapay zekâyı güvenilir kılacak olan şey, titizlikle seçilmiş ve uzmanlarca etiketlenmiş veridir”.

Shenzhen’de yaşayan 23 yaşındaki finans mezunu Cui Xian, büyük bir teknoloji şirketinde “yapay zekâ veri etiketleme uzmanı” olarak çalışıyor. Görevi, yapay zekâyı bir alanda uzman gibi düşünmeye alıştırmak. “Henüz yanıtlayamadığı karmaşık sorular soruyorum, cevaplarını değerlendiriyor ve yapay zekayı buna göre yönlendiriyorum” diyen Cui, “aslında sadece veri vermiyorum; sorun çözmeyi, kavramları anlamayı ve daha iyi çözümler üretmeyi de öğretiyorum” ifadelerini kullanıyor.

Ancak Cui bu işi başlıbaşına kariyer olarak değil, ama bir başlangıç noktası olarak görüyor. “Yapay zekânın eğitiminin tamamlandığı gün, işinizin ortadan kalktığı gün olabilir. Asıl beceri, yapay zekâyı eğitmekte değil; onu kendi işinizi geliştirmek için kullanabilmekte” diye de ekliyor.

Bu nedenle lisans eğitimi almaya yönelen Cui, yapay zekâ ürün yönetimi alanına geçmeyi hedefliyor. “Yapay zekâyı eğitmek, benim sektörün nasıl düşündüğünü anlamama yardım etti. Asıl değer, makineye bir şey öğretmekte değil; onunla birlikte çalışmayı öğrenmekte” diyor.

Giderek artan sayıda işçiler, yapay zekâ ile çalışmakta olup, çoğu, onu yalnızca bir araç olarak değil, kişisel gelişimlerini tetikleyen bir güç olarak görmeye başladı. 40 yaşındaki Android geliştirici Yan Qing de bunlardan biri ve yapay zekâ üretimli içeriğe sahip olan kendi sosyal medya hesabını yönetiyor.

2022’de ürettiği ilk yapay zekâ görselini hatırlayan Yan, deniz kenarında bir deniz feneri çiziminin 20 dakikadan fazla sürdüğünü söyledi. Ancak bu yavaşlık ona tarihsel bir sıçramaya tanıklık ettiği hissini verdi. “Kendimi tarihte bir teknolojik sıçramayı izliyormuş gibi hissettim” dedi. Teknoloji ilerledikçe, görüntü üretimi süresi dakikalardan saniyelere düştü, daha net görüntüler ortaya çıkarken kalite yükseldi ve bu gelişme Yan’ın platformunu büyütmesine yardımcı oldu. Bugün Yan kendisini dijitalleşen dünyada “işlevsel bir düğüm noktası” olarak görüyor; yeni araçları ve teknikleri giderek büyüyen bir toplulukla paylaşıyor.

Yapay zekâ ajanlarının çeşitli sektörlere yayılmasıyla birlikte “tek kişilik unicorn”[iii] (erişilmesi zor merhalelere tek başına ulaşma, imkansız görüneni gerçekleştiren girişim yaratma) fikri gerçeğe yaklaşıyor. Alibaba Grubu’nun eski strateji direktörü Zeng Ming, on yıl içinde çekirdek kadrosu 100 kişiyi geçmeyen, yapay zekâ ile güçlendirilmiş akıllı organizasyonların yaygınlaşabileceğini öngörüyor. Ona göre bu yapılarda yönetim, “insanların insanları yönetmesi”nden “kurucuların yapay zekâ ajanlarını yönetmesi”ne evrilecek.

Pazarlamacı Lin’e göre bugün bile, küçük ekipler hatta bireyler, yapay zekâ desteğiyle, karmaşık projeleri yürütebiliyor. “Bir geliştirici ve birkaç yapay zekâ ajanı; ürün tasarımı, içerik üretimi ve tanıtımı birlikte yapabiliyor. Bu da insanlara tekrar etmek yerine keşfe odaklanma imkânı tanıyor.”

Lin, bireyin zihniyetinin en önemli unsur olduğunu vurgularken, yapay zekânın mini uygulamalar geliştirmekten video yapmaya, hatta yemek pişirmeye kadar her alanda nasıl yardımcı olabileceği sorusuna yönelmeyi öneriyor. Bunun, insanları bireysel olarak daha özgür bir çağa hazırlayacağını söylüyor.

Yan ise şunları dile getiriyor: “Bu dalgadan kaçış yok. Ancak içine girersen onun sınırlarını ve potansiyelini öğrenebilirsin. Resmî bir işin olmasa bile projelerle deneyim kazanabilirsin.”

Algoritma mühendisi Chen, yapay zekâyı aynen buhar makinesi gibi üretkenliği artıran bir araç olarak görüyor. “Yapay zekâ sadece işleri ortadan kaldıran alan değil, aynı zamanda yeni işler yaratan bir teknolojidir” diyor.

(Teknoloji gelişirken) kısa vadeli sarsıntıların kaçınılmaz olduğunu belirten Chen, tarihsel olarak büyük teknolojik sıçramaların daha fazla ve daha uzmanlaşmış iş alanları yarattığını hatırlatıyor, asıl sorunun, toplumun buna ne kadar açık olduğu ve ne ölçüde hazırlıklı tepki vereceği olduğunu ekliyor.

Çin’in eğitim sistemi bu gelişmeye uyum sağlamaya başladı bile. Sadece 2024 yılında, Tsinghua Üniversitesi, Harbin Teknoloji Enstitüsü, Çin Bilim ve Teknoloji Üniversitesi ve Wuhan Üniversitesi dahil olmak üzere birçok büyük kurum yapay zekâ fakülteleri kurdu, ya da kendisini buna uygun yeniden yapılandırdı. Ülke genelinde 70’ten fazla üniversitede artık yapay zekâya özel fakülteler bulunuyor.

Yan’a göre yapay zekâ, tekrara dayalı işlerin büyük bölümünü insanlardan devralacak ve onları daha önce ulaşılamaz görülen alanlara yöneltecek. “Düşük nitelikli işler yapay zekâya gidecek. İnsanlar daha fazla düşünmek zorunda kalacak. Sonuçta yapay zekâ, işi yaratıcılığa ve daha yüksek değere doğru itiyor”.

HOU CHENCHEN

(Zhao Ruichun’un katkı yaptığı bu yazıyı China Daily Global Weekly’nin 19 Aralık 2025 tarihli sayısından Türkçeye çeviren: S.I.Hilan)

ÇEVİRMENİN NOTU:

[i] «Prompt mühendisliği» doğrudan eylemi anlatan, üretken zekanın kendi mükemmelliğini ve etkinliğini sağlama sürecine ilişkin bir teknik terimdir. Anlamı, üretken yapay zekadan belli bir görevi yerine getirmesini istemektir. YZ ne kadar özel bir görevi ne denli başarıyla yerine getirirse, o denli az hata yaparak «öğrenmekte», kendini geliştirmektedir. 

[ii] YZ teminolojisinde “akıllı ajan” kavramı belli seçili görevleri belli kurallara göre yerine getirmek üzere işe koşulan yazılım sistem ve/veya uygulamalarını anlatır. Bunlar, seçilen işlevsellikleri, uyum yapma ve öğrenme yetenekleri, karar vermede rasyonalize oluşları, çevreyi algılama ve onunla iletişime girebilme yetenekleri, uygulamalara şekil verme ve karmaşık görevleri hatasız yerine getirmeleri gibi özelliklere göre sınıflandırılabiliyor.

[iii] “tek kişilik unicorn” fikri: Erişilmesi zor merhalelere tek başına ulaşma, tek başına imkansız görüneni gerçekleştiren girişim yaratma

Yazı https://emarvakfi.net/ sayfasından alınmıştır

Tasarım bizim tarafımızdan YZ da yapılmıştır


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Son gönderilerin e-postanıza gönderilmesi için abone olun.