Atatürkçü Düşünce Derneği Devrim şehidi İlahiyat Fakültesi ilk kadın akademisyeni Dç.Dr  Bahriye Üçok’un katledilişinin yıldönümü ve Medeni Kanunun 4 Ekim 1926’da yürürlüğe girişi münasebetiyle dernekte tarih öğretmeni Şükran Karahasan tarafından dernek üyelerinin, gençlerin katılımıyla bir sunum gerçekleştirildi.

Sunumda Bahriye Üçok gibi  ” Devrim Şehitlerinin”, İslam dininde kadının değerini bilen, batıl ve kör zihniyetlerin değil aklın üstünlüğünü savunan, gücü bağnaz zihniyetin yok edici güç üstünlüğüyle değil bilginin önderliğiyle gösteren aydın ve özgür beyinlerin varlığına tahammül edemeyen zihniyetlerin bu tutumlarının altında yatan sebeplere değinildi.

Fikirlerini ve iddialarını akıl, mantık, bilim ve felsefe kullanarak ispatlamayan dinimizi yanlış anlayan, yorumlayan karşıt fikirleri öldürerek veya baskı yoluyla susturmaya çalışan karanlık ve gerici zihniyetlerin asla ama asla başarılı olamayacağına vurgu yapıldı.

Sunumda bundan 96 yıl önce 4 Ekim 1926’da yürürlüğe giren Medeni Kanunun getirmiş olduğu önemli gelişmelere de yer verildi. Temelleri demokrasinin ve laikliğin ilk ışıklarını kabul edilen yasalar ve uygulamalarla atılmıştır. Medeni Kanunun kabul edilişiyle aile, miras, eşya hukuku ilişkilerinde dini hukuk yerine laik hukuk kabul edilmiştir. Yasa özellikle kadınlara verdiği haklar açısından toplumun aydınlık yüzü olmuştur. Kanun, kadınların eşit ve özgür bireyler olarak toplumsal ve kamusal yaşamda yerini almasının miladıdır. Bu nedenle Medeni Kanunun kadınlara fırsat eşitliğini sağlayacak politikalar ve uygulamalar üretmesi ve bu eşitliğin önündeki engelleri kaldırmak adına çok önemli olduğunun altı çizildi.

Susma/Haber/Yağmur Öztürk


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Son gönderilerin e-postanıza gönderilmesi için abone olun.