
ZONGULDAK`TA SAHİLLERİ SATANLAR
Bir ağabeyin bugünkü paylaşımlardan birinde, Ereğli`ye bağlı Köseağzı Sahili`nde giriş ücreti olarak 10 TL alındığı yazılıydı.
Paylaşımı görünce, gençliğimizde giremediğimiz sahiller aklıma geldi.Özelikle Kapuz Plajı,Deniz Kulübü filan.
Türkiye Cumhuriyeti Kanunlarını nereden bileceğiz ,Hukuk okumadık ki,demi.
Tellerin arasından dalga seslerini,denize giren insanların cıvıltılarını sarmaşıkların arasından parlayan ışığı ile görürdük.
Her tarafından ayrımcılık akıyordu.Daha henüz Anayasa`da eşitlik ilkelerinin farkında olmadığımız için hakkını da savunmuyorsun.Daha o yaşta içimize kompleks aşıladılar.Zonguldak`ta ayrımcılık yapılması için ilaha azınlık, yabancı köken, zenci olmanız gerekmiyor. Özhakiki Zonguldaklıyım. Türküm, doğruyum ama sen bizden değilsin, giremezsin diyorlardı.
Hani öyle denizden mahrum kaldık sanılmasın, girdiğimiz sahiller vardı elbette..
Ama Kıyı Kanunu belediyeler bilmek zorunda kardeşim.Kanunu uygulamak zorunda.
Özellikle Zonguldak gibi büyük bir kıyı alanı olan illerdeki yöneticiler bilmeli.
Öncelikle ; kıyı kenar çizgisi nedir?
Denizin kıyı çizgisinden sonraki kara yönünde su hareketlerinin oluşturulduğu kumluk, çakıllık, kayalık, taşlık, sazlık, bataklık ve benzeri alanlar doğal sınırdır.
Kıyı Nedir ?
Kıyı çizgisi ile kıyı kenar çizgisi arasındaki alandır.Yani dalga ile ilk toprak parçası arasında kalan kum, çakıl alan.
Sahil şeridi nedir ?
Kıyı kenar çizgisinden itibaren, kara yönünde yatay olarak en az 100 metre genişliğindeki alana sahil şeridi denir.
Şimdi bu alanların kullanımı ilgili Kanunda açıkça belirtiliyor.
Sahil şeritlerinde yapılacak yapılar ,kıyı kenar çizgisine en fazla 50 metre yaklaşabilir.
“Yaklaşma mesafesi ve kıyı kenar çizgisi arasında kalan
alanlar, ancak yaya yolu, gezinti, dinlenme, seyir ve rekreaktif amaçla ( Kazanç amacı gütmeden fiziksel etkinliğe dayalı bir eğlence ) kullanılmak üzere düzenlenebilir” diyor
Eğer yol yapılmış ise ; yolun sahil tarafı Kıyı Kanunu`na girer diyor. (Inkumu`nda olduğu gibi..Ama orada da son yıllarda bu uyulmuyor. Yolun sahil tarafına tesisler yapılmış, şezlonglar atılmış işletiliyor.)Yapamazsın kardeşim!
Yani kısaca esas şudur.
Kıyı Kanunu`nun 4. ve 5. maddesinde denize 50 metreden yakın yerler herkesin kullanımına açıktır deniliyor.
Ve ilginçtir; Kanunun bir Maddesi var ki ,içinde Zonguldak`ın da bulunduğu 3 ili kapsıyor.
Normalde hastaneler için Kıyı Kanunu`nunda ayrıcalıklı maddeler getirilmiş ama Zonguldak ,Rize ve Trabzon`da özel hastanelerde buna dahil edilmiş. Niyeyse artık.
Ama Kapuz ve Deniz Kulübü hastane tesisi de değil.
Mevzuat açık.”kumluk alandan çakıl taşı dahi alamazsın, üzerine herhangi bir yapı kuramazsın” diyor.
Ama Türkali, Göbü gibi sahillerin tamamı, 3 ay kurulan çadır kampları ile kaplı.Üstelik buradan sanırım muhtarlık para alıyor.Yanlış demiyorum, mevzuata aykırı.
Dolayısı ile kanunda belirtilen “Askeri ve Kamu Yararları” için kullanılan alanlar hariç,kimse halkın sahile girmesini engelleyemez kardeşim. Para isteyemez.Herkes eşit şekilde kullanma hakkına sahiptir.
Eğer sen bunu tutup, “herkes eşit ücret öderse, eşitlik bozulmaz” diye okursan halt edersin.
Sahiller halkındır,parayla satılamaz
Belediyeler kanunlara bakmıyor.Birbirlerinin uygulamalarına bakıyor herhalde. Ereğli, Köseağzı için bu sene sahil girişine 10 TL giriş ücreti koymuş,Kozlu Değirmenağzı sahiline 5 TL fiyat .
Eğer buna birileri dur demez ise yakında tüm sahillere para ile girilecek.Bu bir hak gaspıdır ,derebeyliktir.
Çekin ellerinizi sahillerden.
Hayati YILMAZ ile
Zonguldak Tarih