10 Ekim 2015 sabahında yüreklerinde sevgi, gözlerinde gülümseme olan on binlerce kişi kardeşçe yan yana olmanın coşkusu içerisinde, dillerinde barış türküleri ile alanda toplanmak üzere bir araya geldiler. O karanlık dönemde hepimize umut veren bu coşkulu birliktelik saat 10’u 4 geçe birbiri ardına patlayan iki bomba ile kana bulandı.

Bugün 10 EKİM 2022, katliamın 7. Yılında ülkenin dört bir yanında yaşanan katliam kınandı. Zonguldak Demokrasi Platformu’da Madenci Anıtı’nda ortak basın açıklaması yaptı.

Basın Açıklamasını Demokrasi Platformu adına, Maden Mühendisleri Odası Başkan Yardımcısı Levent Yağcıoğlu yaptı.

Açıklama öncesinde, katılımcılar havaya “10 Ekim Katliamını unutmadık” yazılı siyah balon uçurdu, saygı duruşunda bulundular.

Açıklamada şu görüşler yer aldı; “Katliamı yapanlar için “Öfkeli çocuklar” deyimini kullanıp, “Eğer konuşursam sokağa çıkacak yüzleri kalmaz” diyenler de yargı önüne çıkmalıdır. Ayrıca dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’na; 7 Haziran / 1 Kasım 2015 seçimleri arasında, o dönem yaşananları korkmadan açıklamasını ve mahkemelere elindeki belgeleri-bilgileri verme çağrısında bulunuyoruz”

“Dillerinde barış türküleri ile alanda toplanmak üzere bir araya geldiler”

Haziran 2015 seçimleri sonrasında ülkemize egemen hale getirilmeye çalışılan şiddet ve korku iklimine karşı; Barışı, Demokrasiyi ve Emeğin Haklarını savunmak için DİSK, KESK, TMMOB ve TTB tüm yurttaşlarımızı “Emek, Barış ve Demokrasi” Mitingi’ne katılmak üzere Ankara’ya davet etmişti. Yapılan çağrıya kulak veren on binlerce yurttaşımız emek, barış ve demokrasi özlemiyle Türkiye’nin dört bir yanından yola çıkmış ve Ankara Garı önünde buluşmuştu.

10 Ekim 2015 sabahında yüreklerinde sevgi, gözlerinde gülümseme olan on binlerce kişi kardeşçe yan yana olmanın coşkusu içerisinde, dillerinde barış türküleri ile alanda toplanmak üzere bir araya geldiler. O karanlık dönemde hepimize umut veren bu coşkulu birliktelik saat 10’u 4 geçe birbiri ardına patlayan iki bomba ile kana bulandı.

“Katliamı gerçekleştirenlerin hedefi insanlığın ortak değerleri olan Emek, Barış ve Demokrasi fikirleriydi”

Şu an bu alanda bulunan arkadaşlarımızın da bulunduğu yürüyüş sırasında, IŞİD üyesi iki canlı bomba tarafından gerçekleştirilen kanlı saldırı sonucunda 103 arkadaşımız hayattan koparıldı. 500’e yakın arkadaşımız yaralandı ve sakat kaldı. 10 Ekim katliamı; 7 Haziran sonrasında demokrasi güçlerince elde edilen başarının hazmedilememesi sonucu yaşanan, yakın tarihimizin en kanlı saldırısı, katliamı olarak kayıtlara geçmiştir.

10 Ekim öncesinde Diyarbakır, Suruç, Ankara, İstanbul ve Antep’de yapılan saldırıların aydınlatılmaması; ülkede karanlık eller vasıtası ile kanlı bir plânın yürütülmekte olduğunun göstergesi olarak, 10 Ekim katliamına adeta davetiye çıkartmıştır. Katliamı gerçekleştirenlerin hedefi ise, sadece alanda toplananlar değil, insanlığın ortak değerleri olan Emek, Barış ve Demokrasi fikirleriydi.

Bugün 10 EKİM 2022, katliamın 7. yılında bizler bu alanda; ülkenin gördüğü en kanlı katliamda, yitirdiğimiz canlarımızı bir kez daha saygıyla, özlemle anmak, barışa ve demokrasiye hasretimizi haykırmak için bulunuyoruz.

Bu kanlı eylemler, Emek ve demokrasi güçlerinin yan yana gelmesinden korkanların yaptığı saldırılardır. Katliamların arkasındaki güçler belirlenip, yargı önüne çıkarılmalı ve hesap sorulmalıdır. İnsanlığa karşı işlenen bu suçların faillerini gizleyenler de bu suçların gerçek ortağıdır.

Katliamı yapanlar için “Öfkeli çocuklar” deyimini kullanıp, “Eğer konuşursam sokağa çıkacak yüzleri kalmaz” diyenler de yargı önüne çıkmalıdır. Ayrıca dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’na; 7 Haziran / 1 Kasım 2015 seçimleri arasında, o dönem yaşananları korkmadan açıklamasını ve mahkemelere elindeki belgeleri-bilgileri verme çağrısında bulunuyoruz. O güne dair adalet mekanizması harekete geçmezse, aynı karanlık güçlerin yeni katliamlar ile ülkeyi tehdit edebileceği şüphesini taşıdığımızı burada söylemek istiyoruz.

AKP’nin kurulduğu günden bu yana ilk kez tek başına iktidar olma şansını yitirdiği 7 Haziran 2015 seçiminden sonra yaşanılanlar akıllarda. Seçim için artık geriye sayım başladı ve seçime kadar geçecek 7-8 aylık dönemde nelerle karşı karşıya kalabileceğimizin ipuçları iyi değerlendirilmelidir. Mersin Mezitli’de meydana gelen terör saldırısından sonra ortaya çıkan tereddütlerin nedeni ise bu hafızada yatıyor.

Seçim süreçlerine korku, baskı, şiddet ve terör yöntemlerini kullanarak etki etme gayreti içerisinde olanlar; kanla terörle beslendiğinizi dün gördük ve yaşadık…!!! Başaramayacaksınız, kazanamayacaksınız… Barış kazanacak, Demokrasi kazanacak, Adalet kazacak, halkımız kazanacak, BİZ kazanacağız.

Yaşanan bu büyük katliamın acısı 7 yıldır yürekleri yakmaya devam ediyor. Acımız kadar öfkemiz de tazeliğini koruyor. Gerçek katiller dışarıda gezdiği için isyanımız her gün biraz daha büyüyor. 10 Ekim Katliamı’nda rolü olan, görevini ihmal eden, katliama yol veren, emir veren tüm sorumlular yargılanana ve hak ettikleri cezayı alana kadar öfkemizi diri tutacağız. Katliamın unutturulmak istenmesine izin vermeyeceğiz. Katledilen arkadaşlarımızın hesabını mutlaka soracağız.

Bu toprakları katliamlarla, faili meçhul cinayetlerle anılmaktan çıkararak, barış ve demokrasiyle taçlandıracak, emeğin ve bir arada yaşama iradesinin egemen olduğu Ülkemizi; yitirdiğimiz canlarımıza, yoldaşlarımıza, 103 canımıza armağan edeceğiz. 7 yıl önce barış için yola çıkan yoldaşlarımıza sözümüzdür; mücadeleden vazgeçmeyeceğiz ve bayraklarını daha da yukarı taşıyacağız. Ülkeyi katliamlarla, faili meçhul cinayetlerle anılmaktan çıkararak barışı, adaleti ve tam bağımsızlığı sağlayana dek mücadeleye devam edeceğiz. Karanlığın sonunu aydınlığın getireceğini biliyoruz ve BARIŞ istemeye devam ediyoruz

Katliamın 7. yılında, Zonguldak Madenci Anıtından bir kez daha sesleniyoruz: Kaybettiklerimizi unutmayacağız, unutturmayacağız!

10 Ekim 2015’de olduğu gibi bugün de “Savaşa İnat, Barış Hemen Şimdi!” diyoruz. Emek, Barış ve Demokrasi için mücadeleye devam!”